Ana sayfaya dönüş

SOLCULUK VE İLERİCİLİK ÜZERİNE (05/2011)

 

                   Türkiye’de  toplumsal sorunların çözülebilmesi, her şeyden önce solun sağlığa kavuşmasına ve işlevini yerine getirebilmesine bağlıdır.

                   Solun sağlığa kavuşabilmesi ve işlevini yerine getirebilmesi  için,  önce, sol tarafın sol olmayan düşüncelerden ve solcu olmayanlardan temizlenmesi gerekir. Sol  tarafta, sol olmayan düşüncelerin  sol düşünce diye satılmasına ve solcu olmayanların kendilerini solcu diye satmalarına son verilmesi gerekmektedir.

                   Sol tarafın,  sol olmayan düşüncelerden ve solcu olmayanlardan temizlenebilmesi için, öncelikle SOL, SOLCU, SOLCULUK kavramlarının anlamlarının açıklığa kavuşturulması gerekir.

                   SOL, SOLCU, SOLCULUK kavramlarının anlamlarının açıklanmasına geçmeden önce, İLERLEME, İLERİCİ, İLERİCİLİK kavramlarının anlamlarını kısaca açıklamaya çalışalım:

                   İLERLEME, “Gelişmenin daha yüksek bir aşamaya ulaşması.” (1 )

                   İLERLEME,  “ Daha yüksek bir aşamaya gitme...İlerleme, doğal ve zorunlu süreçtir. Doğa, her an, daha yüksek bir aşamaya doğru zorunlu olarak ilerler. Toplum da, doğa gibi, zorunlu bir evrim içindedir.....” ( 2 )    

                   Toplumsal İLERLEME, toplumun daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaşmasıdır.

                   İLERİCİ, toplumun daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaşmasını isteyen ve bunun için uğraş veren kimsedir.(3 )

                   İLERİCİ,  “ Toplumun gelişimsel evrimine ve ileriye doğru yenileşmesine katkıda bulunan. İlerlemeden yana olanı dilegetirir.....” (4 )

                   İLERİCİLİK, toplumun daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaşması için uğraş vermedir.(5 )

                   İLERİCİLİK, “ Toplumun gelişimsel evrimine ve ileriye doğru yenileşmesine katkıda bulunma.  İlerlemeden yanalığı dilegetirir.......İlericilik, en açık anlamında; doğanın, toplumun ve bilincin işleyiş yasalarını bilmek ve bu işleyişe ayak uydurarak insansal gücün büyük etkisiyle bu işleyişi hızlandırmaya çalışmak demektir. (6 )

                   Şimdi, SOL, SOLCU ve SOLCULUK kavramlarını açıklamaya geçebiliriz.

                   SOL , “ Sosyalist veya komünist düşünceyi temsil eden taraftır.”(7 )

                   SOLCU,  sosyalist veya komünist düşünceye sahip olan ve bu düşünce için uğraş veren kimsedir.(8 )

                   SOLCU, “Çeşitli anlayış ve ölçülerde ilerlemeden yana olan... ” (9 )                      

                   SOLCULUK,  sosyalist veya komünist düşünceye sahip  olma ve bu düşünce için uğraş vermedir.(10 )

                   SOLCULUK,  “Çeşitli anlayış ve ölçülerde  devrimcilik tutumu...Toplumcu olanın niteliğini belirtir, eşdeyişle sosyalistlik anlamında kullanılır. Soldan yana olma, insanın insanı sömürmesi  koşullarını ortadan kaldırarak toplumsal gelişmeye hız ve yol verilmesini dileyenlerin sosyo-ekonomik ve siyasal tutumudur.” (11 )

                   Kapitalist üretim biçiminde bulunan toplumlarda, toplumu daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaştırmak isteyen temel toplumsal sınıf, işçi sınıfıdır. İşçi sınıfının sınıfsal çıkarları, nesnel olarak, toplumun daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaşmasındadır. İşçi sınıfı, kapitalist toplumlarda, ilerici temel toplumsal sınıf, ilerici toplumsal güçtür.

                   İşçi sınıfının bilimsel ideolojisi, bilimsel dünya görüşü, toplumu daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaştıracak, doğru ilerici düşüncedir. İşçi sınıfının bilimsel ideolojisi, bilimsel dünya görüşü, SOL düşüncedir.

                   SOL düşünce, toplumu daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaştıracak, yegane İLERİCİ düşüncedir.

                   SOL, işçi sınıfının bilimsel ideolojisi ile toplumu daha yüksek gelişme aşamasına ulaştırmak isteyen yegane İLERİCİ taraftır.

                   SOLCU, işçi sınıfının bilimsel ideolojisi ile toplumu daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaştırmak isteyen ve bunun için uğraş veren yegane İLERİCİDİR.

                   SOLCULUK,  işçi sınıfının bilimsel ideolojisi ile toplumu daha yüksek gelişme aşamasına ulaştırmak için uğraş veren yegane İLERİCİLİKTİR.

                   İLERLEME ve SOL, İLERİCİ ve SOLCU, İLERİCİLİK ve SOLCULUK  kavramları, kapitalist üretim biçiminde bulunan toplumlarda, birbiri ile özdeş hale gelmiş kavramlardır.

                   Kapitalist üretim biçiminde bulunan toplumlarda, SOL taraf, ilerleme yanlısı olan yegane ilerici  taraftır; SOLCU,  yegane ilericidir; SOLCULUK, yegane ilericiliktir.

                   Kapitalist üretim biçiminde bulunan toplumlarda, İLERİCİ olabilmek için, SOLCU olmak şarttır. SOLCU olmadan , İLERİCİ olunamaz;  SOLCU olmayan, İLERİCİ olamaz.

        

                   Nasıl SOLCU ve İLERİCİ olunur?

                   SOLCU ve İLERİCİ olabilmek için, işçi sınıfının yanında ve onunla birlikte olmak gerekir.  

                   SOLCU ve İLERİCİ olabilmek için, işçi sınıfının bilimsel ideolojisine, bilimsel dünya görüşüne sahip olmak gerekir.             

                   İşçi sınıfının bilimsel ideolojisine, bilimsel dünya görüşüne sahip olabilmek için, işçi sınıfının bilimsel ideolojisini, bilimsel dünya görüşünü anlamak, bilmek ve ona inanmak gerekir.  

                   İşçi sınıfının bilimsel ideolojisi, bilimsel dünya görüşü, SOL düşüncedir.

                   SOLCU ve İLERİCİ olabilmek için, SOL düşüncenin gerçekleşmesi için uğraş vermek gerekir.

                   SOLCU ve İLERİCİ olabilmek ve SOL düşünceyi gerçekleştirebilmek için, işçi sınıfı ve işçi sınıfının siyasal partisi ile birlikte, işçi sınıfının bilimsel ideolojisinin yol göstericiliğinde siyasal savaşım vermek gerekir.

                   SOLCU ve İLERİCİ olabilmek için, insanı, insanın mutluluğunu amaç edinmiş olmak gerekir. İnsan varlığının yüceliğine, insanın maddi ve manevi varlığının dokunulmazlığına ve insanların eşitliğine inanmak gerekir. İnsanlık değerlerinin geçerliliğe kavuşması, insanlar arasındaki eşitsizliğin barış ve özgürlük içinde ortadan kaldırılması için, doğada, toplumda ve düşüncedeki gelişme ve değişmenin nesnel yasaları doğrultusunda toplumun daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaşmasına bilinçli çaba ile katkıda bulunmak gerekir

 

                   Nasıl SOLCU ve İLERİCİ olunamaz?

                   Sadece,”Ben SOLCUYUM, İLERİCİYİM .” demekle, SOLCU ve İLERİCİ olunamaz.

                   İşçi sınıfının yanında ve onunla birlikte olmadan, SOLCU ve İLERİCİ olunamaz ve olunduğu iddia edilemez.

                   İşçi sınıfının bilimsel ideolojisine, bilimsel dünya görüşüne sahip olmadan, SOLCU ve İLERİCİ olunamaz ve olunduğu iddia edilemez.

                   İşçi sınıfının bilimsel ideolojisine, bilimsel dünya görüşüne sahip olabilmek için, onu anlamak, bilmek ve ona inanmak gerekir. Onu  anlamadan, bilmeden ve ona inanmadan SOLCU ve  İLERİCİ olunamaz ve olunduğu iddia edilemez.

                   İşçi sınıfının bilimsel ideolojisi, bilimsel dünya görüşü SOL düşüncedir. SOL düşüncenin gerçekleşmesi için,  işçi sınıfı ve işçi sınıfının siyasal partisi ile birlikte, işçi sınıfı ideolojisinin yol göstericiliğinde siyasal savaşım vermeden, SOLCU ve İLERİCİ olunamaz ve olunduğu iddia edilemez.

                   İşçi sınıfı ve işçi sınıfının siyasal partisi ile birlikte,  işçi sınıfının bilimsel ideolojisinin yol göstericiliğinde, doğada, toplumda ve düşüncedeki gelişme ve değişmenin nesnel yasaları doğrultusunda toplumun daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaşması için bilinçli çaba göstermeden, SOLCU ve İLERİCİ olunamaz ve olunduğu iddia edilemez.

                   Emperyalizmin ve yerli işbirlikçi tekelci sermayenin çıkarlarının temsilcisi ve koruyucusu siyasal ve ekonomik örgütlere, siyasal iktidarlara, dalkavukluk , uşaklık ve köpeklik ederek; onların çıkarlarına hizmet eden  politikaları ve uygulamaları savunup destekleyerek SOLCU ve İLERİCİ olunamaz ve olunduğu iddia edilemez.

                   Solculuk ve ilericilik adına, demokrasi, laiklik hak ve özgürlükleri getirip koruma adına, askeri darbe yapılması için ordu yöneticileri ile ortak örgütlenme ve çalışmalara girerek; faşist cinayet, haraç ve uyuşturucu kaçakçısı suç örgütleri ile ortak örgütlenme ve çalışmalara girerek, SOLCU ve İLERİCİ olunamaz ve olunduğu iddia edilemez.

                   Bir devlette, siyasal iktidarın oluşturup uyguladığı politikaları egemen sınıfın sınıfsal çıkarları ile açıklama yerine; toplumsal olgu ve olayları maddi toplumsal koşullarla açıklama yerine, gerçek ve bilim dışı yaklaşımlarla, halkın çoğunluğunu oluşturan insanların etnik kökeni ile açıklamaya çalışıp etnik düşmanlık yaparak SOLCU ve İLERİCİ olunamaz ve olunduğu iddia edilemez.

                   Kapitalist üretim biçiminde bulunan bir toplumda ve devlette, siyasal iktidar tarafından uygulanan tüm baskılar sınıfsal temelde ve egemen sermaye sınıfı tarafından uygulanmaktadır. Baskıların arkasında bulunan ve baskılardan sorumlu olan sermaye sınıfıdır. Sermaye sınıfını, her etnik kökenden, dinden, mezhepten sermayedarlar oluşturur. Yani baskılar,   etnik köken, din ve mezhep ayrımı olmaksızın, tüm sermayedarların dahil olduğu sermaye sınıfı tarafından uygulanmaktadır.  Bu baskıların ortadan kaldırılması veya azaltılması, egemen sermaye sınıfının egemenliğine son verilmesi veya egemenliğinin sınırlandırılıp yürürlükteki rejimin demokratikleştirilmesi ve özgürleştirilmesi ile olanaklıdır. Sermaye sınıfının egemenliğine son verecek veya bu egemenliği sınırlandıracak temel toplumsal sınıf işçi sınıfıdır. İşçi sınıfı ve siyasal partisi, işçi sınıfı ideolojisinin yol göstericiliğinde ya toplumu daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaştırıp sermaye sınıfının egemenliğine son vererek  tüm baskılara son verir, ya da sermaye sınıfının egemenliğini sınırlandırıp rejimi demokratikleştirmek ve özgürleştirmek suretiyle baskıları azaltıp sınırlandırır. İşçi sınıfının nesnel çıkarları, hem toplumun daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaşmasında hem de yürürlükteki rejimin demokratikleşmesinde ve özgürleştirilmesindedir. Ancak, işçi sınıfı ideolojisinin yol göstericiliğinde, işçi sınıfı ve siyasal partisi baskılara son verebilir, baskıları azaltabilir. İşçi sınıfı, SOLCU ve İLERİCİ temel toplumsal sınıftır. İşçi sınıfı ideolojisi, yegane SOL ve İLERİCİ düşüncedir. İşçi sınıfı partisi, yegane SOLCU ve İLERİCİ partidir. Hal böyle iken; baskılara son vermek veya baskıları azaltıp sınırlandırmak amacıyla, işçi sınıfı ve onun siyasal partisi ile işbirliği yaparak, işçi sınıfı ideolojisinin yol göstereciliğinde, sermaye sınıfının egemenliğine son vermek veya egemenliğini sınırlandırıp rejimi demokratikleştirmek ve özgürleştirmek için siyasal mücadele verme yerine, gerçek ve bilim dışı yaklaşımlarla, baskıların arkasındaki güçleri etnikleştirip etnik temelde, dinselleştirip -  mezhepleştirip din ve  mezhep temelinde örgütlenme ve çalışmalara  giderek, baskılara son verilemez ve baskılar azaltılıp sınırladırılamaz; baskılara son verilebileceği veya baskıların sınırlandırılıp  azaltılabileceği iddia edilemez;  SOLCU ve İLERİCİ olunamaz ve olunduğu iddia edilemez.

                   İLERİCİ, İLERİCİLİK kavramları, farklı üretim biçimlerinde farklı içerikler alırlar. Feodal üretim biçiminde bulunan bir toplumda, toplumu daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaştırmayı amaç edinen sermaye sınıfı,  İLERİCİ temel toplumsal sınıf idi; sermaye sınıfının ideolojisi, İLERİCİ düşünce idi; sermaye sınıfının ideolojisinin yol göstericiliğinde toplumun daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaşmasını isteyen ve bunun  için uğraş veren İLERİCİ idi; uğraş verme, İLERİCİLİK idi. Kapitalist üretim biçiminde bulunan bir toplumda ise, toplumun daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaşmasını amaç edinen işçi  sınıfı, İLERİCİ temel toplumsal sınıf; işçi sınıfının bilimsel ideolojisi, bilimsel dünya görüşü, İLERİCİ düşünce; işçi sınıfının bilimsel ideolojisinin yol göstericiliğinde toplumun daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaşmasını isteyen ve bunun için uğraş veren İLERİCİ; uğraş verme İLERİCİLİKTİR. Kapitalist üretim biçiminde bulunan bir toplumda, toplumu daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaştırmak isteyen taraf, SOL taraf; işçi sınıfının bilimsel ideolojisi, bilimsel dünya görüşü, SOL düşünce; işçi sınıfının bilimsel ideolojisinin  yol göstericiliğinde toplumun daha yüksek bir gelişme aşamasına ulaşmasını isteyen ve bunun için uğraş veren SOLCU; uğraş verme SOLCULUKTUR. Kapitalist üretim biçiminde bulunan bir toplumda İLERİCİ olmak için, SOLCU olmak şarttır; SOLCU olmadan, İLERİCİ olunamaz. Hal böyle iken, sermaye sınıfının gerici ideolojisi temelinde siyasal  ve siyasal olmayan örgütlenme ve çalışmalara girerek,  SOLCU ve İLERİCİ olunamaz ve olunduğu iddia edilemez.

                   İşçi sınıfının yanında olmanın haklılığına ve işçi sınıfının bilimsel dünya görüşünün doğruluğuna inandıkları için değil, kişisel çıkarları yönünden gerekli gördükleri için, yıllar boyu  işçi sınıfı ile birlikte DİSK ve MADEN –İŞ marşları, türküleri söyledikten sonra, işçi sınıfının yanında görünmenin kendilerine kişisel bir yarar sağlamadığını görünce, hemen taraf değiştirip eski solculuğu(!) da kullanarak MESS ve TÜSİAD kapılarında çanak yalayıcılığı dilenip sermaye sınıfı köpekliğine soyunanlar, SOLCU ve İLERİCİ olamazlar ve olduklarını iddia edemezler.

                   İşçi sınıfının yanında olmanın haklılığına ve işçi sınıfının bilimsel dünya görüşünün doğruluğuna inandıkları için değil,  kişisel çıkarları yönünden gerekli gördükleri için, yıllar boyu işçi sınıfının ve Sovyetler Birliğinin yanında göründükten sonra, 1989 da Sovyetler Birliğinin çözülmesi ve sosyalist sistemin yıkılması ile artık işçi sınıfının ve Sovyetler Birliğinin yanında görünmüş olmanın ve görünmenin bir yarar sağlamadığını anlayan  bazı eski solcular (!),   kişisel çıkarları gereği  uşaklık edecekleri yeni bir kapı arama sürecine girdiler. Bunlardan bazıları, uşaklık edecekleri yeni bir kapı bulmak için, insanlık dışı çok alçakça  yollara ve yöntemlere başvurdular.  Her türlü utanma duygusundan yoksun bu satılmış dönekler,  geçmişlerine küfür ve hakaret ederek; inanmış göründükleri  eski düşüncelerini aşağılayıp  alay ederek; yıllar boyu arkalarında, yanlarında yürüdükleri insanların özel yaşamları ile ilgili duydukları dedikoduları pazarlayıp onları ve oların kişiliklerinde SOLCULUĞU ve İLERİCİLİĞİ aşağılamaya çalışarak; sanki  kimse onları bilmiyor,  tanımıyormuş gibi, kendilerini önemli kişilermiş gibi göstermeye çalışıp kitaplar doldurarak dönekliklerini belgelediler.  Başarılı ve  çok yararlı hizmetlerle dolu belgeli döneklikten sonra, uşaklık edecekleri yeni efendiler ve  kapılar bulmakta gecikmediler.  Uşaklığı meslek haline getirdikleri için, uşak olarak bir kapıdan başka bir kapıya geçiş yapmada da zorluk çekmediler. Ve bu satılmış dönekler, emperyalizmin ve yerli işbirlikci tekelci sermayenin kapılarında uşaklığa ve köpekliğe  başladılar. Satılmışlıkları, döneklikleri , uşaklık ve köpeklikleri kendi kişisel sorunlarıdır. Ama, bu satılmış dönekler, emperyalizme ve yerli işbirlikçi tekelci sermayeye uşaklık ve köpeklik ederken, SOLCU ve İLERİCİ de olmak istemektedirler. Emperyalizme, yerli işbirlikçi tekelci sermayeye, onların çıkarlarının savunucusu ve koruyucusu siyasal ve ekonomik örgütlere, siyasal iktidarlara uşaklık ve köpeklik ederek; emperyalizmin ve yerli işbirlikçi tekelci sermayenin çıkarlarına hizmet eden politikaları savunup destekleyerek SOLCU ve İLERİCİ olunamaz ve olunduğu iddia edilemez.

 

                   Avukat Metin Özdemir

                   Berlin, 01.05.2011

 

 

 

 

 

 

 

KAYNAKÇA:

(1, 3, 5), DUDEN Band 10 - Das Bedeutungswörterbuch, s. 265,  Herausgegeben und bearbeitet von Wolfgang Müller  unter Mitwirkung  der Dudenredaktion: Wolfgang Eckey, Jürgen Folz, Heribert Hartmann,Rudolf Köster,Dieter Mang, Charlotte Schrupp, Marion Tunk-Nussbaumer, DUDENVERLAG, Manheim-Leipzig-Wien-Zürich, 1985, Almanca basım.

(2, 4, 6), Orhan Hançerlioğlu, Felsefe Sözlüğü, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1982, s. 178.

(7, 8, 10),  DUDEN Band 10 - Das Bedeutungswörterbuch, s. 420,  Herausgegeben und bearbeitet von Wolfgang Müller  unter Mitwirkung  der Dudenredaktion: Wolfgang Eckey, Jürgen Folz, Heribert Hartmann,Rudolf Köster,Dieter Mang, Charlotte Schrupp, Marion Tunk-Nussbaumer, DUDENVERLAG, Manheim-Leipzig-Wien-Zürich, 1985, Almanca basım.

(9, 11), Orhan Hançerlioğlu, Felsefe Ansiklopedisi( Kavramlar ve Akımlar), Remzi Kitabevi, İstanbul, 1979,  c.6,  s. 118, 119.

Dialektischer und historischer Materialismus, Herausgeber: Frank Fiedler, Horst Friedrich, Friedrich Richter, Martin Ruhnow, Hans Steussloff,  Dietz Verlag Berlin 1983, Almanca basım.

Philosophisches Wörterbuch, Herausgeber: Georg Klaus, Manfred Buhr, VEB Bibliographisches Institut, Leipzig, 1975, Almanca basım.

 

Ana sayfaya dönüş